NEDEN KOLAJEN İÇEREN BESİNLER TÜKETMELİYİZ?

Deri, kas, kemik, tendon ile bağlar öncelikli olmak üzere, göz ve dişler de dahil olarak hemen hemen her organın en önemli yapı taşlarından olan bir protein çeşididir. İnsan vücudunda en fazla bulunan protein olan kolajenin görevi; kas, kemik ve kıkırdak dokularına yapısal anlamda destek vermektir.

Cilt dış yüzeyi başta olmak üzere, vücutta bulunan tüm doku ve organların canlı, kuvvetli ve esnek kalmalarına yardımcı olan kolajen, dokusal bütünlük için oldukça önemlidir. Yaşam boyunca vücudun kendi üretebildiği kolajeni, beslenme yolu ile de desteklemek mümkün.

Özellikle 25’li yaşlar sonrasında vücut tarafından üretimi azalan kolajenin, 35’li yaşlar sonrasında üretimi iyice yavaşlamaya başlıyor. Bunun sonrasında vücutta ve ciltte olumsuz etkiler meydana gelmeye başlıyor. Kolajen esasen, glisin ve prolin içeriğine sahip olan kısa zincirli bir amino asittir.

Ayrıca kolejen, güzellik ve sağlık sektöründe de sıkça karşımıza çıkabiliyor. Vücuttaki her şeyi bir arada tutmayı başaran ve vücudumuzda yüksek oranda bulunan proteindir. İnsan vücudunda bulunan proteinin neredeyse %90’ınını kolajenler oluşturmaktadır.

Kolajen İçeren Besinler Nelerdir?

  • Et Suyu ve Balık… Kemik ya da et suyu ile hazırlanan bir çorba, vücudun aktif bir şekilde kullanabileceği protein formunu oluşturur. Özellikle et suyu, cilt sağlığı için en önemli kolajen kaynakları arasında yer almaktadır. Eklem fonksiyonlarını destekleyebilen kolajen için ise hindi ve tavuk suyu tüketmek gerekiyor. Ayrıca her hafta düzenli olarak kemik suyu tüketmek de kolajen kaynaklarınız için oldukça önemlidir.
  • Yaban Mersini… Liflerin birbirine bağlanmasında etkili olan kolajen, yaban mersini ile kolayca temin edilebilen bir protein çeşididir. Ülkemizin beslenme alışkanlıkları içerisinde pek fazla tercih edilmeyen yaban mersini meyvesini, düzenli olarak tüketmeyi alışkanlık haline getirmemiz durumunda oldukça yararlıdır.
  • Yumurta… Kolajen içeren yapıya sahip olan yumurta, aynı zamanda karaciğer detoksikasyon üretimi için ihtiyaç duyulan kükürt maddesini içerir. Bu durumda kolajeni yok eden toksinlerin, vücuttan atılması söz konusu oluyor. Günde maksimum 2 adet yemeniz tavsiye edilen yumurta, sıkı bir protein kaynağıdır.
  • Avokado… Vücut içerisinde bulunan kolajenlerin parçalanarak, yok olmasını engelleyen E vitaminini içerisinde yüksek oranda barındıran avokado, aynı zamanda cilt sağlığına katkıda bulunacak sağlıklı yağlarda içermektedir. İçerisinde yararlı yağları barındıran avokadoyu, ikiye bölerek her gün bir yarım avokado olacak şekilde tüketmeniz gerekiyor.
  • Kırmızı Orman Meyveleri… Çilek, ahududu, böğürtlen ve kızılcık gibi meyveler, güneş ışığının parçalayarak yok ettiği kolajenlerin, parçalanmasına engel oluyor. Yetişkin bir birey günde ortalama 90 ml. meyve tüketebilir. Şeker içeriği de bulunan bu meyveleri, kontrollü olarak tüketmek gerekiyor.
  • Tohumlar… Kabak çekirdeği, zink kaynağı olarak bilinen bir besindir. Zink içeren besinler ise proteinin parçalanmasını yavaşlatırlar. İçerisinde pek çok sağlıklı değeri bulunduran kabak çekirdeği, en iyi kolajen kaynaklarındandır. Chia tohumu da, hücrelerin yenilenmesine destek olduğundan genç kalmaya yardımcı oluyor. Aynı zamanda içerisinde, omega-3 yağını da barındıran chia tohumu, pürüzsüz bir cilt isteyenler için iyi bir seçenek.

Kolajenin Vücudumuza Yararları Nelerdir?

  1. Hücrelerdeki, enerji üretimini yükseltir,
  2. Sindirim sisteminin iyileşmesine destek olur,
  3. Cilt yüzeyinde meydana gelen kırışıklıkları azaltır,
  4. Kemik yoğunluğunun azalmasını engeller,
  5. Kemiklerin daha kuvvetli olmasını sağlar,
  6. Bağırsaktaki yararlı bakterin yaşamasına yardımcı olur,
  7. Bağırsakların yenilenip, onarılmasına katkı sağlar,
  8. Organların canlı ve esnek kalmasına yardımcı olur,
  9. Dokulara destek olduğu bilinmektedir,
  10. Cildin erken yaşta kırışıp, buruşmasına engel olur.

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir