VÜCUDUMUZU KIŞA NASIL HAZIRLARIZ?

Değişen mevsim şartlarına ve iklim koşullarına vücudumuzu hazırlamak için bazı hazırlıklar yapmamız gerekiyor. Soğuk havalardan etkilenen cildin pul pul dökülmesi, nem kaybetmesi ve oluşan çatlakların yanı sıra metabolizma üzerinde de birçok sorun oluşabiliyor.

Özellikle mevsim geçişlerinde, vücut direncini kontrol altında tutmak gerekiyor. Bedenimiz fiziksel değişimlerin yanında metabolizma ve işlevlerinde de farklılığa gidebiliyor. Soğuk havalarda, beden direncinin arttırılması için enerji depolamaya başlamaktadır. Bu durum daha çabuk acıkmaya ve daha fazla enerji depolamaya neden olmaktadır.

Metabolizma hızının da düştüğü kış günlerinde, beslenmemize daha fazla dikkat etmemiz gerekiyor ki; bağışıklık sistemini güçlendirmeye çalışırken, fazla kilolar edinmeyelim. Sağlıklı ve dengeli beslenmeye özellikle bu dönemlerde daha fazla önem vermek gerekiyor.

Sağlıklı beslenerek, vücudumuzun ihtiyaç duyduğu protein, enerji, yağ, karbonhidrat, vitamin ve mineralleri yiyecek, içecek yoluyla alınmasına yardımcı olabiliriz. Doğru zamanda ve doğru miktarda tüketilen besinler, sağlığımızı koruyabilmek için büyük önem taşımaktadır diyebiliriz.

Bedenimizi Kışa Hazırlamak için Alınacak Önlemler;

  1. Özellikle mevsim geçişlerinde bol bol sıvı tüketmeliyiz. Kış aylarında ise hastalıklardan korunabilmek için ekinezya, yeşil çay, ıhlamur, kuşburnu, rezene, anason ve kekik çayları gibi yararlı bitki çaylarını tüketebilirsiniz.
  2. Süt ve süt ürünleri besinleri ile et grubu ve meyve-sebzelerden birini, öğünlerinizde bulundurmaya özen göstermelisiniz. Beslenme düzeninizi dengeli bir şekilde planlamalı, haftada birkaç kez de kuru baklagillere yer vermelisiniz.
  3. Kış aylarında yavaşlayan metabolizma nedeniyle kilo almak istemiyorsanız peynir, süt, yoğurt gibi ürünlerde az yağlı ve light olan seçenekleri değerlendirmelisiniz. Ayrıca olabildiğince kızartılmış ürünlerden uzak durmaya çalışılmalıdır.
  4. Sindirim sistemi sorunlarını önlemek için kefir, probiyotik yoğurt, yulaf kepeği, kuru baklagillerin düzenli olarak tüketilmesi gerekiyor. Yüksek lif içeren besinler ile kabızlığı da önleyebileceğinizi hatırlatmak isteriz.
  5. Düzenli spor ve egzersiz yapmaya özen göstermelisiniz. Günlük olarak yapabileceğiniz kısa süreli koşular ile sağlığınızı koruyabilirsiniz. Tek yapmanız gereken koşu ayakkabılarınızı giyerek, 30-40 dakikayı kendinize ayırmak olacaktır. Düzenli egzersiz yapmak, metabolizmayı da daha güçlü hale getirecektir.
  6. Ispanak, roka, tere gibi koyu yeşil renkteki sebzelerin birçoğu yüksek seviyede antioksidan içerikleri ile bilinirler. İçerisinde doğal şeker bulunan meyve tüketiminde ise 4-5 ile sınırlı tutmak gerekiyor. Mineral içeren kuru meyvelere de beslenmenizde yer verebilirsiniz.
  7. Zeytinyağı ve limon ikilisini salatalarınızdan eksik etmemelisiniz. Omega 9 yağ asidi, C vitamini, E vitamini içeriği ile salatalarınız koruyucu hale gelecektir. Ayrıca salatalarınıza haftada birkaç kez badem ve ceviz eklemenizin de ekstra yararı olacağını belirtelim.

Kış Mevsimine Girerken Vitamin, Minerallerin Önemi;

Vücudun tüm faaliyetlerini sağlıklı bir şekilde yerine getirebilmesi için vitamin ve mineraller bakımından bir eksiğinin bulunmaması gerekiyor. Yeterli düzeyde vitamin ve mineral bedenimizde bulunuyorsa, bağışıklık sistemi güçlü ve sistemli bir şekilde çalışmaya devam edebilecek demektir.

Vitamin ve mineral eksikliğinde ise bağışıklık sistemi kuvvetlenemediğinden, soğuk havalarında etkisi ile bedenimiz direncini yavaş yavaş daha fazla kaybedecektir. Böyle bir durumda hastalıklara yakalanma riski de artacaktır. Hastalık halinde ise vücudumuz yeterli dirence sahip olamadığından, daha ağır şekilde geçirilecektir.

Zayıf bir bağışıklık sistemi kolay hasta olmanıza neden olabileceği gibi, iyileşmenizi de geciktirecektir. Sağlıklı besinlerin yetersiz tüketilmesi kadar, fazla tüketilmesinin de sakıncalı olduğunu belirtelim. Bu nedenle oluşturacağınız beslenme planı için bir uzmandan yardım almanızda yarar var. Özellikle herhangi bir kronik hastalığı bulunanların, doktoruna danışmadan beslenme düzenlerini değiştirmemeleri gerektiğini de hatırlatmak isteriz.

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir