KEMİK ERİMESİNE KARŞI ALINABİLECEK ÖNLEMLER

Ülkemizde ortalama 8 milyon bireyde, metabolik kemik erimesi hastalığının olduğunu belirten araştırmalar, her geçen yıl bu rakamın hızla arttığı yönünde. Kemik erimesi hastalığı, zamanla daha ciddi durumlara yol açabiliyor.

İskelet sistemini oluşturan kemikler, vücudumuz için oldukça büyük bir önem taşır. Sağlıklı kemikler; güçlü kolajen liflerine bağlı mineraller ile kalsiyum tuzlarından meydana gelmektedir. Ancak ilerleyen yaşlar ile kemik yapısı gücünü kaybetmeye başlar. Kemikler bu durumda, zayıflar ve daha dayanıksız hale gelirler.

Zamanla kemiklerin içerisinde boşluklar oluşmaya başlar ve yoğunluklarını giderek kaybederler. Genel olarak kemik erimesine bağlı oluşan kırıklar el bilekleri, omurga ve kalça kemiklerinde meydana gelmektedir. İlerleyen yaşlarda görülen kemik erimesinin, erken dönemde belirtileri fark edilmeyebilir. Ancak ilerleyen dönemlerde sizin fark etmeniz mümkün olacaktır.

Kemik Erimesinin Belirtileri Nelerdir?

Kemik yoğunluğunun azalması ile oluşabilecek kırılma veya çatlamalar meydana gelmediği sürece, kemik erimesi tespit edilemeyebiliyor. Erken dönemde belirgin belirtileri oluşmayan kemik erimesinin, ilerleyen dönemde belirtileri dikkat çekmeye başlayabiliyor.

Omurganın içerisinde oluşan kırık veya çöken bir omurun, bel ağrısına neden olması kemik erimesinin belirtilerinden biridir. Zamanlar kemik yapısında oluşan eğrilikler ve bu duruma bağlı olarak bireyin boyunun kısaldığını gözlemlemesi de bir diğer belirtidir.

İlerleyen yaşlarda kemik erimesi ile gelişen kamburluk ve çarpık duruşta, kemik erimesi hastalığının tespitinde kullanılan belirtiler arasında bulunuyor. Tüm bunlara ek olarak normal şartlar herhangi bir soruna yol açmayacak hafif şiddetteki çarpmalar ile meydana gelen kırılma ve çatlaklarda kemik erimesinin sık görülen belirtilerinden biridir.

Bahsettiğimiz semptomların oluştuğu aşama, ilerlemiş bir kemik erimesi rahatsızlığını göstermektedir. Bu aşamaya gelmişseniz, kemiklerde meydana gelen hasarın onarılması büyük olasılıkla mümkün olmayacaktır. Özellikle yaşınız ilerledikçe düzenli egzersiz çalışmaları yapmanız ve dengeli beslenmeye dikkat etmeniz bir önlem olabilir.

Kemik Erimesine Karşı Alınabilecek Önlemler Nelerdir?

  1. Düzenli Egzersiz Yapmak… Genel vücut sağlığımız için olduğu kadar, kemik sağlığımızın koruması için de düzenli egzersiz yapmamız gerekiyor. Yaşamınızı spor ile hareketlendirerek, ilerleyen dönemde kemik erimesi gibi pek çok sağlık sorununun önüne geçebilmek mümkündür. Ayrıca düzenli spor yapmanın, bedensel sağlığımız ve ideal kiloda kalabilmemiz için son derece önemli bir tedbirdir.
  2. Sigara ve Alkolden Uzak Durmak… Kemik metabolizmasını olumsuz yönde etkileyen, sigara ve alkol kullanımı, kemik yapısını bozabildiğinden olabildiğince uzak durmak gerekiyor. Kafein de, sigara ve alkol ile birbirlerine yakın şekilde kemik yapısını etkileyebildiğinden kontrollü tüketilmesi gereken maddeler arasında yer alıyor.
  3. Bol Kalsiyum Almak… Her yaşta alınması tavsiye edilen D vitamini ve kalsiyum, kemik sağlığı için oldukça büyük bir yer tutuyor. Gerekli kalsiyum alımı için düzenli olarak tüketilmesi gereken besinler balık, balık yağı, süt ve süt ürünleridir diyebiliriz. Ancak kalsiyumun fazla tüketilmesinin de sağlığa zararlı olduğunu hatırlatarak, yeterli düzeyde alınması gerektiğini de belirtelim.
  4. Protein, Sebze ve Meyve Tüketmeli… Kemik ağırlığının üçte ikisini, proteinin oluşturduğunu düşündüğümüzde, proteinin önemini daha iyi anlayabiliyoruz. Yeterli miktarda alınan protein, kemik yapısının güçlenmesine yardımcı olacağından düzenli olarak tüketilmesi gerekiyor. Meyve ve sebze ağırlıklı bir beslenme programı uygulamanız, ilerleyen dönemlerde oluşabilecek kemik sorunlarının önüne geçecektir.
  5. Güneşlenmeli… Kalsiyum kadar D vitaminin de kemikler için önemli olduğunu vurgulamıştık. En doğal ve en kolay ulaşabileceğiniz D vitamini kaynağı olan güneşi unutmamalısınız. Günde ortalama 15 dakika güneşlenmenin, kemik sağlığınız için son derece önemli olduğunu bilmelisiniz. Kemik kitlesinin korunması için 400-800 IU D vitamini alınması yeterli olacaktır.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir